SEKTÖRÜN KADIN FORVETİ: İNCİ KAPLAN
"YAPTIĞIM İŞ VE GÖSTERDİĞİM PERFORMANS HER ZAMAN TAKDİR EDİLDİ”
Sektörün Kadın Forvetleri bölümümüzün bu sayısında yer alan bir diğer konuğumuz Bursa Ağır Vasıta Isuzu Satış Müdürü İnci Kaplan oluyor. 16 yıldır erkek egemen bir sektörde satış odaklı pozisyonlarda görev alan Kaplan satış şefi olarak başlayan kariyerini Satış Müdürlüğü görevine taşımış ve 7 yıldır sektöre Bursa Ağır Vasıta çatısı altına hizmet vermeyi sürdürüyor. Otomotiv sektörünün erkek egemen bir sektör olarak görüldüğünü; ancak temelinde insan ilişkilerinin yattığını belirten Kaplan Bursa Ağır Vasıta’ya sağladığı katkılarını ise,“Şirketimi temsil noktasında, sürdürülebilir ve geriye dönük hafızayı mutlaka canlı tuttuğumuz güven temelli müşteri ilişkileri kurarak 2013 yılında başladığım görevimi halen mevcut çalışma arkadaşlarımla beraber götürmeye özen gösteriyorum.” diyerek anlatıyor. Sektörün Kadın Forveti İnci Kaplan ile gerçekleştirdiğimiz bu keyifli söyleşinin detaylarını haberimizde okuyabilirsiniz.
İşletme Fakültesi’nden mezun olan İnci Kaplan, 16 yıldır otomotiv sektöründe çalıştığını ve satış odaklı pozisyonlarda görevler aldığını ifade ediyor. Bursa Ağır Vasıta ile 2013 yılında, Anadolu Isuzu ile de yaptıkları bayilik anlaşması ile çalışmaya başladığını belirten Kaplan, satış şefliği ile başladığı görevini yaklaşık yedi yıldır satış müdürü olarak sürdürüyor.
“Gerek Marka Gerekse Şirketi Temsil Etmemiz Her Zaman Daha Çok Önemsendi”
Erkek egemen bir sektörde görev almanın yarattığı farklılıkların söz konusu olup olmadığına ilişkin değerlendirmelerde bulunan Kaplan, “Bidiğiniz üzere ülkemizde, ‘kadın eli değmiş’ diye sıkça kullanılan bir deyim var. Bu sektörün erkek egemen bir sektör olduğu hepimizin malumu. Ticari araç sektöründe satış, başta çok teknik bir durum gibi algılansa da her şeyde oluğu gibi temelinde insan ilişkileri yatıyor. Elbette kadın olmam çok daha araştırmacı olup, teknik konulara daha da hakim olmamı gerektiriyor. Yaptığım iş ve gösterdiğim performans her zaman takdir edildi. İlk günden bugüne kadar tüm sektördeki gerek müşterilerimizden gerekse şirket yöneticilerimizden hep takdir gördüm. İnsanlarımız bizlerin konuya olan hakimiyetimizi ve gerek marka gerekse şirketi temsil etmemizi her zaman daha çok önemsediler. Sektörün tamamı göz önüne alındığında kadın üst düzey yönetici yok denecek kadar az olmakla birlikte, özellikle Anadolu Grubu’nda ve holding bünyemizde bu sayı ülke ortalamasının oldukça üzerindedir. Son derece başarılı kadın yönetici arkadaşlarımız var.” diyor.
“İşimiz; Temsil Ettiğimiz Marka, Müşteri ve Biz Bayiler Arasındaki Uyumun Bir Sonucu”
Pazarda yaşanan durumlara bağlı olarak yaşanan zorlukları ne şekilde atlattıklarını özellikle içerisinde bulunduğumuz pandemi süreci örneği ile açıklayan Kaplan şunları aktarıyor; “İşimiz; temsil ettiğimiz marka, müşteri ve biz bayiler arasındaki uyumun bir sonucu. Pazar ihtiyacının belirlenmesi, ana şirketin araç tedariği ve biz bayilerin pazarlama konusundaki eylemleri bir araya geldiğinde bir sonuca ulaşılabilir. Son iki yıldır yaşadığımız pandemi süreci özellikle araç arzı hususunda ciddi problemler oluşturmasına rağmen kurduğumuz sağlam müşteri ilişkilerimiz ve bölge hakimiyetimizle bu sıkıntılı süreci atlatmaya gayret ediyoruz.”
“Satış Önceliğimiz, Sınırsız Müşteri Memnuniyeti ve Sürdürülebilir Ticari İlişki”
Satıştaki önceliklerini sınırsız müşteri memnuniyeti ve sürdürülebilir ticari ilişki olarak belirten Kaplan, başarılı bir satışı da karşılıklı kazancın olduğu bir satış olarak tanımlıyor. Kaplan, “Müşterinin beklentilerine cevap verebilmek, çözüm odaklı olmak ve güven ilişkisi kurabilmek mutlaka sonunda başarılı bir satışı getiriyor. Ayrıca satış gerçekleştikten ve teslimat yapıldıktan sonra da müşteri ile ilişkiyi devam ettirmek, takip etmek, ona danışmanlık hizmeti verebilmek de çok önemli.” değerlendirmesinde bulunuyor.
“Satış Görüşmelerinde Her Şeyden Önce Saygı ve Güven Esaslı Olmalıdır”
Satış anında yaşanabilecek risklerden bahseden Kaplan, satışı; doğru zamanda, doğru ürünle, doğru ihtiyaca cevap verme eylemi olarak tanımlıyor ve bunlardan herhangi bir tanesinin eksik ya da yanlış ilerlemesi halinde satışın gerçekleşmeyeceğini belirtiyor. Kaplan konuşmasına şunları da ekliyor; “Unutulmamalıdır ki tüm satış görüşmelerinde her şeyden önce saygı ve güven esaslı olmalıdır. Bu iki konuyu riske edecek her türlü eylem büyük risk taşır. Müşteri gözünde, satan taraf değil danışılan olmaya son derece önem veriyoruz.”
“Ekiplerimize Her Yıl Satış ve Kişisel Gelişim Eğitimleri Aldırıyoruz”
Kaplan satış ekibine yönelik gerçekleştirilen eğitimlere ilişkin de değerlendirmelerde bulunuyor. Mensubu olduğu Anadolu Isuzu ve Bursa Ağır Vasıta’nın, çalışanlarının kişisel ve mesleki eğitimlerine son derece önem veren bir yapıda olduğunu da vurgulayan Kaplan, “Ekiplerimize her yıl satış ve kişisel gelişim eğitimleri aldırıyoruz ve bu eğitimleri de belli aralıklarla tekrar ediyoruz. Ekibimizle birlikte, haftalık ve aylık satış performansı ve motivasyon toplantılarını aksatılmadan yapmaya özen gösteriyoruz. Aidiyet duygusunu ve ekip içinde biz olma duygusunu her zaman canlı tutmaya önem veriyoruz.” şeklinde konuşuyor.
“Bağlı Olduğumuz Ana Firma ile Olan İlişkileri Canlı Tutmak Satışı Hızlandıran Önemli Faktörlerden”
Başarılı bir satış için kuruluş ve bağlı olunan kişilerin son derece önemli olduğunu ifade eden Kaplan, bunun için önemli olan diğer faktörleri de şu şekilde açıklıyor; “Bize bağlı olarak çalışan arkadaşlarımızla yan yana olabilmek, sürekli iletişim halinde kalabilmek, empati kurabilmek ve mutlaka satış konusunda yetki vermek başarılı satışların ortaya çıkmasında önemli itici güç. Ayrıca bağlı olduğumuz ana firma ile olan ilişkileri canlı tutmak, sürekli geri bildirim almak ve vermek satışı hızlandıran önemli faktörlerden. Her koşulda destek veren şirket gücü; gerek satış sonrası hizmetlerle gerek finans olanaklarımızın gücü ile birlikte şatış sürecini motive eden önemli etkilerin başında gelmekte.”